İki Kıta Arasında Bir Ada, Birde Siz...
Suada Club'da, Boğaz'ın orta yerinde, İstanbul'un kalbinde olmak ve iki kıtayı 360 derece izlemenin zevki bambaşkadır...
Martı ve dalga seslerinin içinize serptiği huzur ve elbette sofranıza kusursuz hizmet kalitesiyle sunulacak Ege mutfağından lezzetler...
YEMEK MENÜSÜ;
SERPME BAŞLANGIÇLAR / STARTERS
Ezine Peyniri
Hatay Usulü Kısır
Atom
Zeytinyağlı fasulye pilaki
Tahinli humus
Yaban mersinli kabak çiçeği dolması
Köpeoğlu
Kuru Cacık
&
ARA SICAKLAR / WARM STARTERS
İçli Köfte
Sebzeli Ege Böreği
&
ANA YEMEK/ MAIN COURSES
Lavaşa Sarılı Şişte Köfte / Baharatlı Taze Patates, Sebzeli Pilav ile
Veya
Izgara Mevsim Balığı/ Roka yaprakları, kırmızı soğan, taze patates sote ile
Veya
Süt Kuzu İncik / sebzeli arpa şehriye rizotto ile
&
TATLI
Kadayıf paneli fıstıklı muhallebi
2 KADEH YERLİ İÇKİ İLE
Suada Hakkında;
Kuruçeşme semtinde, kıyıdan 165 metre açıkta birkaç büyük kayadan oluşan ada, Osmanlı Padişahı Sultan Abdülaziz tarafından 1872 yılında Saray Baş Mimarı Serkis Kalfa'ya hediye edilmiştir. Serkis Kalfa, bu adanın üstüne üç katlı bir köşk inşa ederek buraya taşınmıştır.
Dünyaca ünlü ressam Ayvazovski, 1874 yılında Sultan Abdülaziz 'in davetlisi olarak Kuruçeşme Adası'nda Serkis Kalfa'nın misafiri olmuş ve Padişah'la tanıştırılmıştır.
Ayvazovski, Sultan Abdülaziz tarafından Dolmabahçe Sarayı için sipariş edilen tabloları bu adada yapmıştır. Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra ada, Serkis Bey'in varisleri tarafından ' Şirket-i Hayriye Vapur İşletmesi'ne kiraya verilmiştir ve uzun yıllar kömür deposu olarak kullanılmıştır.
Sultan Abdülaziz'in ölümünden sonra, 2. Abdülhamit devrinde de saray baş mimarlığını sürdüren Serkis Kalfa (1835-1899) ölümüne kadar bu adada yaşamıştır. Bu yüzden Birinci Dünya Savaşı yıllarına kadar buraya 'Serkis Bey'in Adası' denirdi.
Zamanın 'Cennet Köşesi' olarak da bilinen ada, 1957 yılında Galatasaray Spor Kulübü tarafından satın alınarak sosyal tesis yapılmıştır.