Mavi ve yeşilin lezzetle buluştuğu Trilye Balık Restaurant'ta 1 porsiyon balık (çipura, levrek, hamsi, dil balığı, mezgit), 1 ara sıcak, 2 soğuk meze, kuver, salata, tatlı ve 2 yerli içecekten oluşan balık ziyafeti 70 TL yerine 25 TL! (3 ay geçerlidir.)

Fırsat Bu Fırsat

Antik çağın esintileri eşliğinde balık keyfi

Muhteşem bir liman manzarası eşliğinde nefis bir balık keyfi yapmaya kim hayır diyebilir? Hele de bu keyif, kırmızı çatılı evlerin, nefis zeytinlerin, balığın ve antik çağın esintilerinin mavi ve keşile karıştığı bu küçük liman kentinde, Trilye'de yapılacaksa...

Önce tazecik ekmekleri halis zeytinyağı ile buluşturup midenizi bu nefis ziyafete hazırlayın, ardından taptaze balıkların, muhteşem mezeler eşliğinde masanıza gelmesinin hazzını yaşayın, yanına da muhteşem manzarayı katın... İşte size nefis bir balık ziyafeti!

Grupanya'nın bugünkü fırsatı ile, Bursa'nın antik beldesi Trilye'deki, Trilye Balık Restaurant'ta kuver, 1 porsiyon balık (çipura, levrek, hamsi, dil balığı veya mezgit), 1 ara sıcak (kalamar tava veya karides güveç), 2 soğuk meze (seçmeli), kuver, salata, tatlı (çikolatalı fırın helva) ve 2 yerli içecek 70 TL yerine 25 TL!

Trilye Balık Restaurant Hakkında

3 yıldır Bursa Trilye'de hizmet veren Trilye Balık Restaurant Özger Taman tarafından hizmete açılmıştır. 80 kişiliik kapasitesiyle yalnız Bursalıların değil çevre illerden gelen misafirlerin de uğrak mekanlarından biri haline gelmiştir.

Geniş meze menüsü seçeneği (patlıcan güveç, kurutulmuş domates, barbunya, börülce, borani, köz biber ....) ve enfes balık lezzetlerinin sunulduğu Trilye Balık Restaurant'ta isteğe göre köfte menüsü de müşterilere sunulmaktadır. Ahtapot, midye dolma ve midye tava gibi deniz mahsülleriyle menü seçeneği oldukça geniştir.

Trilye' nin sunduğu tarihi doku ve denizin verdiği eşşiz huzur ile balık yemenin en keyifli olduğu anlarda bol seçenek ve cazip fiyatlarla Trilye Balık Restaurant sizi bekliyor...

Trilye (Zeytinbağı) Hakkında

Trilye, Marmara Denizi kıyısında Mudanya ilçesinin 2400 nüfuslu bir belediyesidir. Tarihi çok eskiye dayanan bir yerleşim yeridir. Günümüzdeki adı Zeytinbağ'dır ama daha çok Bizans'tan kalma Tirilye adı ile anılır. Bizans kasabası Tirilye, 1330'larda Osmanlı kasabası olmuş ve Tokat, Kütahya, Kastamonu'dan gelen Müslümanlar kasabaya yerleştirilmiş; 1900 başlarında Mahmut Şevket Paşa Kasabası adını almış. 1924'te mübadele sonrası Girit ve Selanik göçmenleri kasabaya yerleştirilmiş, kiliseler dahi gelen göçmenlere mülk olarak verilmiş. Kasabanın Rum halkı ise Atina yakınlarındaki Rafine ve Neon kasabalarına gitmişler. Tirilye, 1963'te Zeytinbağı adını almıştır.

Zeytinbağ adı kasabadaki zeytincilik uğraşından gelir; Tirilye'nin orta boyda, küçük çekirdekli, çekirdeği zeytine yapışmayan sofralık zeytinleri, salamura yöntemiyle 3-4 yıl saklanabilir. Son yıllarda yöre turistik bir önem kazanmaya başladığından bu yana kasaba halkı topladıkları zeytini, kendi yaptıkları zeytin yağını evlerinin, dükkânlarının önünde satmaktadırlar.

Tirilye'de zeytinciliğin yanı sıra şarapçılık da yapılır. Kurtuluş Savaşı başlarına kadar üzüm yetiştiren ve Amerika'ya şarap sattığı bilinen Tirilye'de artık üzüm yetiştirilmiyor ama başka yerlerden gelen üzümlerle şarap yapılıyor.

Trilye, barbunya balığının anavatanı olarak bilinir. Eskiden dere ağzında bol barbunya bulunduğu ve Doğu Roma İmparatorlarına buradan barbunya balığı gittiği rivayet edilir. Günümüzde sahildeki balık lokantaları özellikle hafta sonları deniz kenarında balık yemek isteyen Bursalılar ile dolar.

Trilye; Bizans, Rum ve Osmanlı mimarisinin izlerini taşıdığı için 1980'den bu yana birinci derecede SİT alanıdır. 7 kiliseden üçü ayaktadır: Camiye çevrilip Fatih Camii adını alan Büyük Kilise, günümüzde ev olarak kullanılan ve Dündar Evi olarak bilinen Yuannes Kilisesi, dünyada duvarlarına resim yapılan ilk kilise olduğu söylenen Resimli Kilise, Boyalı Kilise veya Kemerli Kilise adlarıyla anılan kilise. Trilye'deki üç manastırdan ise sadece Aya Yani kısmen ayakta kalabilimiştir.

1909'da papaz okulu olarak neo-klasik tarzda inşa edilen, Kurtuluş Savaşı öncesinde yetimhane olan ve 1988'e kadar ilkokul olarak kullanılan Taş Mektep adlı görkemli yapı, bugün Uludağ Üniversitesi'ne aittir ve restorasyonunun tamamlanarak meslek yüksek okulu olarak kullanılmayı beklemektedir.

Trilye'ye sabah erken saatte gidenler, 180 yıldır sadece sabahları açık olan simitçi fırınından simit alıp yiyebilir.

Trilye' nin kuruluşu ile ilgili tarihten günümüze ulaşan 3 farklı rivayet var:

• Cenevizliler zamanında Sivzi, Trilye ve Kapanca da üç köy var. O yılların korsanları bu köylere sürekli saldırırlar. Köy halkı dağınık kalırlarsa korsanlarla baş edemeyeceklerini anlarlar ve üç köy şimdiki Trilye'de toplanır ve Trilye oluşur.

• M.S. 376 Hristiyan din adamları İznik'te toplanırlar. İznik Konsülü diye tarihe geçen olaydan din adamlar arasında yorum farkları ortaya çıkmış. Aya Yani, Aya Yorgi ve Aya Satri adlarında üç papaz başpiskoposla anlaşmazlığa düşünce afaroz edilmişler. Onlar da Trilye'nin bulunduğu yere gelmişler. Bu üç papazdan ötürü (tri: üç, İlya: papaz ) buranın adı Trilya olmuş.

• Başka bir rivayet ise Latince Trilye "kırmızı balık, barbunya" anlamına geliyor. Dere ağzında bol miktarda barbunya balığı bulunurmuş ve buradan Doğu Roma İmparatorlarına barbunya balığı götürülmüş.